top of page

#Wincoi Pazar Bülteni 20: Karakterimizi Şekillendiren Sırlar!

Tecrübelerimiz ve anılarımız doğrultusunda beynimizde birtakım nörolojik değişimler meydana gelir. Ve bu değişimler bizim karakter ve davranışlarımızı şekillendirir, bizi biz yapar. Yani aslında her birimiz basit elektrokimyasal tepkimeler ağının bütünü olup, küçük değişimlerin büyük sonuçlarıyız. Peki ya beynimizde kontrolümüz dışında değişimler meydana gelirse ne olur? Bu ufak değişim bizi olmadığımız birine dönüştürebilir mi? Cevap evet ise, benliğimizi korumak beynimizi korumaktan mı geçiyor? Gelin bu sorulara birlikte değinelim.



1 Ağustos 1966’da Charles Whitman isimle bir adam, Teksas Üniversitesi Kulesi’nin gözlem katına çıkmak için asansöre bindi ve ardından insanlara ateş açmaya başladı. Olayda on üç kişi ölürken otuz üç kişi de yaralandı ve Whitman’ın kendisi de öldü. Olayın ardından evine giden yetkililer, Whitman’ın önceki gece de eşini ve annesini öldürmüş olduğunu gördüler. Olay git gide daha da garipleşiyordu.


Yetkililerin ve Whitman’ın tanıdıklarının aklını kurcalayan bir durum vardı. Bu durum, Whitman’ın böyle şeyler yapamayacak kadar düzgün ve iyi bir insan olmasıydı. Geçmişte izcilik yapmış, banka memuru olarak çalışmış, mühendislik eğitimi almış ve insanlarla iyi bir iletişime sahip bu adam nasıl bir anda böyle bir canavara dönüşmüştü.


Tüm bu sorular eşliğinde evde arama yapan yetkililer Whitman tarafından yazılmış bir not buldular. Notu okuyan yetkililer için her şey daha da garipleşiyordu. Notta şunlar yazıyordu: ‘’Kendimi şu günlerde tam olarak anlayamıyorum. Aklı başında ve zeki bir genç olarak tanınmaktayım ama son zamanlarda (ne zaman başladığını hatırlamıyorum) birçok sıra dışı ve mantıksız düşüncenin kurbanı olmuş durumdayım… Yarın kesin olarak öleceğim ve ölümümden sonra vücudumda herhangi bir fiziksel bozukluk olup olmadığını belirlemek amacıyla bana bir otopsi yapılmasını diliyorum.’’


Whitman’ın isteği yerine getirildi ve otopsi yapıldı. Otopsi sonucunda beyninde küçük bir tümör bulunduğu açıklandı. Bir madeni para büyüklüğündeki bu tümör, beynin amigdala bölgesine baskı yapmaktaydı. Amigdala; duygusal hafıza ve tepkilerin oluşmasında primer role sahip olup, sinir, korku, heyecan, saldırganlık gibi duygu durumlarının denetiminden sorumludur. Bu durumda da amigdalanın maruz kaldığı bu küçük basınç bile, Whitman’ın beyninde bir dizi tepkimeye neden olmuş ve sonuç olarak normal koşullarda sıra dışı olan birçok davranışı sergilemesine yol açmıştı. Değişime uğrayan beyin bölgesi, Whitman’ın kişiliğini de değiştirmişti.


Bu anekdot eşliğinde konumuza geri dönecek olursak; görüldüğü üzere karakter ve davranışlarımız beynimizdeki değişimlerin sonucunda şekillenir. Bu tarz ekstrem ve kısa vadede etkili olabilecek değişimlerin yanı sıra daha basit ve küçük ölçekli değişimler de uzun vadede davranışlarımızı değiştirip, bizi hiç olmadığımız birine dönüştürebilir.



Günümüz dünyasında da beynimiz hiç olmadığı kadar uyarana maruz kalmakta ve kişiliğimiz bir bakıma bizim kendi kontrolümüz dışında şekillenmekte. Tabii ki her değişim örnekte olduğu gibi ekstrem sonuçlar vermemekte ama olumsuz sonuçlar yaşamamız ihtimali göz ardı edilmemelidir. Bilhassa gençlik zamanları, beyindeki nöral ağların oluşumunun ve bundan hareketle kişiliğimizin oluşumunun son ve en önemli evresidir. Çünkü bu dönemde edineceğimiz kazanım ve davranışlar, bu dönemden hemen sonra gelen yetişkinlik döneminde bizimle beraber olacak ve bir hayat boyu kişiye eşlik edecektir. Özellikle kaygı ve stres gibi gençler için olumsuz anlamda primer düzeyde etkili olan duygular, daha düzensiz ve mutsuz bir yaşama kapı açmaktadır.


Bundan hareketle Wincoi; üniversiteli gençlere daha düzenli yaşama alışkanlığı kazandırmayı, onları oluşturacakları bu düzen sonucunda hayatlarında daha düzgün ve mutlu bireyler yapmayı kendine misyon edinmiş bir oluşumdur. Her an farklı bir uyarana maruz kaldığımız şu günlerde beynimizi sağlıklı tutup, makro veya mikro sonuçlar doğurabilecek problemlerden kaçmak çok kolay olmasa da Wincoi her zaman geleceğin sahiplerinin yanındadır.



1 görüntüleme0 yorum

Comments


bottom of page